Yeni Medyada Gerçeğin Yeni İnşacıları: Okurlar




Yirmi birinci yüzyılda internet teknolojisinde yaşanan gelişmeler, internet gazeteciliği gibi yeni bir alanın oluşmasını sağlamıştır. İnternet gazeteciliği, kendine özgü özellikleriyle okurların sürece etkin bir şekilde katılabilmelerine olanak tanımaktadır. İnternet gazetelerinde yayımlanan haberlere yorum yaparak düşüncelerini belirtebilen okurların bu süreçte nasıl tepki verdikleri ve haberde sunulanları nelerle ilişkilendirdikleri cevaplanması gereken önemli sorulardır. Bu çalışmada milliyet.com.tr, hürriyet.com.tr, sabah.com.tr ve gazetevatan.com internet gazetelerinde bir aylık süre içerisinde yayımlanan “Gezi Parkı” temalı 2.332 haber ve bu haberlere yapılan 12.270 okur yorumu, “içerik çözümlemesi” yöntemiyle analiz edilmiştir. Yapılan analizlerle okurların haberler karşısında kendi gerçekliklerini inşa etme süreçleri çeşitli açılardan açıklanmaya çalışılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Yeni Medya, İnternet Gazeteciliği, Gerçeğin İnşası, Okur Yorumları, Okuma Türleri, Kültürel Çalışmalar, Gezi Parkı Eylemleri, İçerik Çözümlemesi.



Yirmi birinci yüzyılda medya, interneti bir araç ve bir mecra olarak kullanmaya başlamıştır. Yöndeşme ve sayısallaşma teknolojik alt yapıları sayesinde medyanın internette yer almaya başlaması “Yeni Medya” olarak adlandırılan bir yapının oluşmasını sağlamıştır. “Etkileşim, kitlesizleştirme ve eş zamansız olabilme” özellikleriyle geleneksel medyadan farklılaşan yeni medyada herkes, katılımcı, enformasyon tüketicisi ve üreticisi konumundadır. Yeni medyada iletişim teknolojilerinin sağladığı olanaklar, interneti habercilik sektörü için vazgeçilmez bir mecra haline getirmiştir. Geleneksel gazetelerin internette yayın yapmaya başlamasıyla “İnternet Gazeteciliği” olarak adlandırılan yeni bir alan oluşmuştur. İnternet gazeteciliği, başlangıçta geleneksel gazetelerin sanal versiyonları iken zaman içerisinde bir gazetecilik türü haline gelmiştir. İnternet gazeteciliği hiper-metinden yararlanma, etkileşim, depolama ve arşivleme, multimedya, taze haber sunma, ucuz maliyetli olma ve kişiselleştirme gibi özellikleriyle geleneksel gazetecilikten farklılaşmaktadır. İnternet gazeteciliğinin geleneksel gazetecilikten farklılaşması, okur, gazeteci, finansman kaynakları, haber, haber kaynağı ve haber yazım teknikleri gibi gazeteciliğe ait terimlerin değişmesine veya yeniden tanımlanmasına neden olmuştur. İnternet gazeteciliği, sahip olduğu teknolojik özelliklerle geleneksel gazetecilikten farklı bir yapıya bürünmüştür. İki gazetecilik türü için de “haber gerçekliği ve haberdeki gerçeklik sürecinde okurun konumu” önemli iki konu olarak güncelliğini korumaktadır. Medya gerçekliği ile ilgili araştırmalar Liberal ve Eleştirel olmak üzere iki temel yaklaşım çerçevesinde ele alınmaktadır. Liberal Yaklaşıma göre haber, gerçekleri yansıtan metinlerdir. Eleştirel Yaklaşımda ise haber, ekonomi, politik ve kültürel etkenlerden etkilenerek oluşturulan gerçek olması mümkün olmayan kurgusal metinlerdir. Medya gerçekliği sürecinde ele alınan önemli bir diğer konu da medya metinleri karşısında okurların nasıl konumlandığıdır. Liberal Yaklaşıma göre okur, pasif bir görüntü çizerek haberde sunulanları sorgulamadan kabul etmektedir. Eleştirel Yaklaşımda ise okur, haber içeriğinde farklı toplumsal ve kültürel konumların etkisi olduğunun farkındadır. Alıcı konumunda bulunan okurların haberde sunulanlar karşısında kendi gerçekliklerini inşa etme sürecine haberin gerçekliğini sunulduğu gibi kabul ederek mi yoksa kendi referans çerçevesiyle bir gerçeklik oluşturarak mı katıldığı soruları Eleştirel Yaklaşımlarda Kültürel Çalışmalar içerisinde cevap bulmaktadır. Kültürel Çalışmalar içerisinde haber ve gerçeklik ilişkisinde okurların rolü üzerine odaklanan Stuart Hall’a göre okur, medyanın sunduğu gerçekliği her zaman egemen okuma yaparak aynen kabul etmek zorunda değildir. Okur, metinlerde ele alınan kodlara tartışmalı veya karşıt bir okuma gerçekleştirerek kendi tutumunu ortaya koyabilmekte ve medya gerçekliğinin karşısında kendi gerçekliğini oluşturabilmektedir. Stuart Hall gibi Umberto Eco da metin karşısında okura odaklanan isimlerden biridir. Eco’ya göre okur, metinlere yaptıkları yorumlarla örtük bir okuma gerçekleştirebileceği gibi ampirik bir okuma ile kendi gerçekliğini de oluşturabilir.

1. Yeni Medya Kavramı Kitle iletişim araçlarının yazı, ses ve görüntü gibi özelliklerinin internette yer almaya başlaması, yeni bir yapının oluşmasına, oluşan bu yapının da “Yeni Medya” olarak adlandırılmasına yol açmıştır (Geray, 2003, 20). Yeni iletişim ortamlarıyla aynı anlamda kullanılan yeni medya kavramı, 1970’lerde bilgi ve iletişim tabanlı araştırmalarda sosyal, psikolojik, ekonomik, politik ve kültürel çalışmalar yapan bilim adamları tarafından ortaya atılmış bir kavramdır. Yeni medya kavramı 1990’larda bilgisayar ve internet teknolojisiyle birlikte genişlemiş ve farklı boyutlara ulaşmıştır (Kara, 2013, 11). Geleneksel medya karşısında yer alan bu yeni medya, kitle izleyicisini bireysel kullanıcı olarak da kapsayabilen, kullanıcıların içeriğe veya uygulamalara farklı zaman dilimlerinde ve etkileşim içinde erişebildikleri sistemler olarak tanımlanmaktadır (Sütçü ve Akyazı, 2005, 12). Toplumsal yaşamın bir takım gereksinimleri nedeniyle kullanım yoğunluğu sürekli artan ve gündelik yaşam pratiklerini etkileyen yeni medya araçları, bilgisayar, internet, cep telefonları, oyun konsolları gibi tüm dijital teknolojileri kapsamaktadır (Binark, 2007, 21; Demir, 2013, 131). Başlangıçta dijitalleşme ve etkileşimi ön plana çıkaran sadece bilgisayar ve internet teknolojileriyle ilişkilendirilen yeni medya kavramı, artık radyo, televizyon, sinema ve gazetecilik gibi birçok alanı kapsamakta ve bu alanlardaki değişimleri açıklamakta merkezi bir işlev görmektedir (Öz, 2012, 363). Yeni medya, bir bölümü bilgisayarlara (bilgi-işlem) özgü işlemleri bir bölümü ise iletişim araçlarına (haberleşme-telekomünikasyon ve yayıncılık) özgü yapıları barındıran iki yönlü bir medyadır (Törenli, 2005, 87). Başaran’a (2005, 32) göre, sayısal teknolojilerin iletişim alanıyla birleşmesi niteliksel ve niceliksel değişimlerin belirmesinde etkili olmuştur. Niteliksel değişimler, kitle iletişimi, yüz yüze iletişim gibi farklı iletişim biçimlerinin aynı altyapıda birleşebilmesine olanak tanıyan yeni iletişim teknolojilerinin doğuşunda somutlaşırken; nicelikse değişimler, iletişim araçlarının ve altyapısının, mesajların üretilmesi, işlenmesi, saklanması ve dağıtılması aşamalarında maliyette ucuzlamaya ve kapasitede artışa ulaşmalarıyla sonuçlanmıştır. Bilginin sınırsız paylaşımına ve depolanmasına olanak vermesi, etkileşim özelliği, geleneksel medyada yer bulamayan bireylerin ve grupların seslerini duyurabilmelerini sağlaması, zaman, mekân ve coğrafi sınırları ortadan kaldırma gibi temel özellikleri nedeniyle yeni medya ortamları, kullanıcıların yaşamında önemli bir yere gelmiştir (Sayımer, 2014, 15).

2. İnternet Gazeteciliği İnternet alanında yaşanan teknolojik gelişmeler, geleneksel türdeki gazetelerin yanında internet gazetesi olarak anılan yeni bir türün ortaya çıkmasını sağlamıştır (Gezgin, 2002, 30). Bilgisayar ve internet alanındaki teknolojik gelişmeler, günümüz gazeteciliğin tüm aşamalarına dâhil olmuştur. Bilgisayar ve internetle zaman ve mekân sınırlamaları ortadan kalkmıştır. İnsan gücüne dayalı gazeteciliğin yerini bilgisayar teknolojisine dayalı gazetecilik türü almaya başlamıştır. İnternet gazeteciliği, internet ortamında yazı, ses ve görüntünün eş zamanlı kullanılmasına olanak tanıyan, haber, gazete, radyo ve televizyon haberciliğinin bir sentezini oluşturan gazetecilik türüdür (Gürcan, 1999, 1, 72). İnternet gazeteciliği, “gazeteciliğin çeşitli yöntemlerinin kullanılarak insanların internet aracılığıyla bilgilendirilmesi” şeklinde tanımlanabilir. İnternet gazeteleri, özellikle 1994 yılından sonra gelişen ve dünya çapında yaygınlaşan bir iletişim aracıdır (Yüksel ve Gürcan, 2001, 18). Yeni iletişim ortamının gazeteciliği olarak görülen internet gazeteciliği, yeni iletişim teknolojilerinin temel özelliklerinin haber üretiminde ve sunumunda kullanılmasının gerekli olduğu gazetecilik olarak algılanmaktadır (Aydoğan, 2012, 313). Gazetelerin internet ortamında yayınlanmaya başlamasıyla birlikte birçok kitle iletişim aracına ait terim ve unsurlar da değişikliklere uğramaya başlamıştır. İnternet gazeteciliğinin geleneksel medyanın yerini almaya başlaması haber, gazeteci ve okur gibi olguların değişmesine neden olmuştur. İnternet gazeteciliği, habere “televizyon kadar hızlı, gazete kadar derin” tanımını getirmiştir. İnternet gazeteciliği, gazetelere göre olayları her yönüyle verebilme, televizyona göre ise daha hızlı verme olanağı sağlamıştır. Ayrıca video görüntülerinin yayınlanabilme olanağı, haberin derinlemesine ve ayrıntılı bir şekilde verilebilmesini sağlamaktadır. Bu da internet gazeteciliğinin geleneksel gazetecilikten farklılaşmasına iyi bir örnek oluşturmaktadır (Gürcan, 1999, 98-99). İnternet gazeteciliğinin bazı temel teknik özellikleri bulunmaktadır. Bunlar; “hipermetinden yararlanma, etkileşim, depolama ve arşivleme, multimedya (çoklu ortam), her an taze haber sunabilme, maliyetinin ucuz olması ve kişiselleştirme” özellikleridir (Halıcı, 2005, 156-162).

3. Kültürel Çalışmalar ve Okuma Türleri Kültürel Çalışmalar, “kültürün ve toplumun incelenmesine yönelik disiplinler arası yaklaşımlar alanı” olarak tanımlanmaktadır (Mutlu, 1994, 146). İngiltere Birmingham Üniversitesinde 1964 yılında Richard Hogart’ın yönetiminde kurulan Çağdaş Kültürel Çalışmalar Merkezi’nin çalışmalarıyla birlikte anılan bu yaklaşım, İngiliz Kültürel Çalışmalar olarak da adlandırılmaktadır. Kültürel üretimin ve simgesel biçimlerin toplumsal koşullanmasıyla ilgilenen Kültürel Çalışmalar, yaşantıyla kazanılan kültürel deneyiminin demografik ilişkilerce biçimlenmesi ve ekonomiksiyasal kurumlarla kültürel biçimler arasındaki ilişkiler üzerine yoğunlaşmıştır (Mutlu, 1994, 146; Williams, 1993, 203). Kültürel Çalışmalarda kültür, bir mücadele alanı olarak ele alınmaktadır. Bu mücadele alanı egemen olanın kendi meşruluğunu sağladığı bir alanla sınırlı değildir. Egemen olanın meşruluğunu oluşturduğu bir alan olmanın yanında yönetilenlerin kendi mücadelelerini sürdürebildikleri bir alan olarak da değerlendirilmektedir (Hall, 1995, 118-119).


Similar Videos

0 yorum: